Uzun İlişki Sonrası Yaşanan Süreç: Yeniden Başlama
“Uzun ilişki”nin sona ermesi, kişinin hayatında büyük bir boşluk yaratabilir. Bu süreç, hem duygusal hem de zihinsel olarak bireyin kendisini sorguladığı aynı zamanda kendisini yeniden inşa ettiği ve yeni bir başlangıç için adımlar attığı bir dönemdir de aslında. Tabii ki bu süreçte bol özlem, pişmanlık ve yorgunluk hissetmek kaçınılamazdır. Hiçbir duygu hissetmemek, hiçbir şey olmamış gibi hayat akışına devam etmek sağlıklı olmayan bir süreçtir. Bu durum olumsuz duyguların bastırıldığı ya da kaçınıldığını anlamına gelebilir. Bastırılan duygular dönüşerek bir farklı bir yerde, farklı zamanda şiddetli bir şekilde ortaya çıkabilir. O zaman olumsuz duyguların üstesinden gelmek daha da zorlaşabilir. Bu nedenle ilişki bittiğinde hissedilen tüm duyguları kabul etmek bu süreci atlatmanın ilk adımıdır.
İlişkilerin sona ermesi genellikle karmaşık duygular doğurur. Suçluluk, öfke, pişmanlık ve hüzün gibi hisler sıkça deneyimlenir. Bu süreçte, ilişkinin neden bittiğini dürüstçe değerlendirmek önemlidir.
Bu bitişten ne öğrenebilirsin? Her yaşam deneyimi bir öğreti olduğu gibi bu ilişkin de doğrularınla, yanlışınla, hatalarınla, kusurlarınla senin bir hayat deneyimindi.
Kendine ağır suçlama, yargılama ve eleştirilerde bulunmadan yaşananları objektif bir şekilde değerlendirmeye çalış. Hiç kimsenin mükemmel olmadığı gibi sen de mükemmel değildin bunu unutma.
Uzun bir ilişkinin bitişi, bir yas sürecini de beraberinde getirir. Yas sadece birini kaybetmekle değil, bir hayat tarzının sona ermesiyle de ilgilidir. Duygularınızı Kabullenin: Öfke, üzüntü, korku gibi duyguların hepsi doğal ve sağlıklıdır. Zaman Tanı kendine. Herkesin iyileşme süreci farklıdır. Kendine baskı yapmadan bu süreci yaşamaya çalış. Hemen iyileşmek, yasını atlatmak, harika hissetmek mutlu olmak zorunda değilsin.
Bu süreçte kendine göstereceğin sevgi ve şefkat, iyileşmenin anahtarıdır. İlişkiden önceki “sen” ile şimdiki “sen” aynı olmayabilirsin. Bu nedenle değişen bakış açınla geçmişteki “sen”e bakıp kendini suçlamak haksızlık olacaktır. Bir önceki versiyonuna bakarak şu anki kendine kızmak suçlamak, on beş yaşındaki bir gence on yaşında yaptığı hata nedeniyle kızmak gibidir. Her sene değişir hatta her ay değişiriz. Hayata ve insanlara bakış açımız, kararlarımız, planlarımız, düşüncelerimiz, isteklerimiz hepsi değişebilir. Değişmiyorsa yerimizde sayıyoruz, hiç gelişmiyoruz demektir. Değişim aynı zamanda gelişimi de doğurur.
Kendi değerini hatırlayıp kendine yatırım yapabilirsin. Bir ilişkinin sona ermesi, senin değerinle ilgili değildir. Bir ilişkinin bitişi, aynı zamanda yeni bir başlangıçtır. Kendini keşfetmek ve bağımsız bir yaşam sürmek için bir fırsat olabilir. Çok istediğin ama her zaman ertelediğin şeyleri kendine zaman ayırarak yapmaya başlayabilirsin. Yeni bir kursa katılmak ya da kariyerinde ilerlemek için adımlar atabilirsin. Destek kaynaklarını da unutma tabii. Ailen, arkadaşların, sosyal bağlantıların bu süreçte sıkı bir destek kaynağın olabilir.
“Uzun ilişki”nin ardından, yeni bir ilişkiye başlama fikri ürkütücü olabilir. Eski ilişkide yaşanan güvensizlik, kırgınlık ve hayal kırıklıklarının gölgesinde kalmaktan korkabilirsin. Kendine biraz zaman tanı. Yaşadığın bu olumsuz duyguları görmezden gelerek hayatına başka birini alarak iyileşmeye çalışmak kırılan kemiğinin üzerine basmak kadar acı verebilir. Bırak önce kırılan kemiğin kaynasın ki gelecekte daha sağlıklı sınırlar belirleyerek yeni bir başlangıç yapabilesin.
Uzun süreli bir ilişkinin sona ermesi, bazen profesyonel desteği gerekli kılabilir. Özellikle; sürekli geçmişi düşünmekten kurtulamıyorsan, günlük işlevlerini yerine getirmekte zorlanıyorsan, gelecek için umutsuz hissetmeye başladıysan uzman bir terapist desteği ile bu süreçte duygularını anlamlandırabilir ve geçmiş ilişkinin gölgesinden daha sağlıklı çıkabilirsin.
Uzun ilişki sona erdiğinde, bu süreç bir son değil, yeni bir başlangıçtır. Kendine zaman tanıyarak, duygularını kabullenerek ve hayatına yeni bir yön vererek iyileşebilirsin. Bu süreçte kendine göstereceğin şefkat ve sabır gelecekte daha güçlü ve mutlu bir birey olmanı sağlayacaktır.
Bakırköy Klinik Psikolog Eda Nur Alan